Kendimi bildim bileli bir şeyler yazarım. Anı yazarım, günlük yazarım, şiir yazarım.. Kendimi başka nasıl ifade ederim bilmiyorum. Müziğe yeteneğim yok.. Bir müzik aleti çalamam ben. Onun yerine kelimelerimi fısıldıyorum ötmeye yeltenen kuşlara.. Ya da bale pabuçlarım yok adımlarımı gösterecek ama kelimelerim var yüreğimi gösterir onlar benim..
Hoş geldiniz.
Sürç-i Lisan edersek, affola..

Özledim Galiba..



Selam Mürş,

Bak yine kızdın bana kesin.. "Mürşil dedin, tamam dedik.. Herkes Mürşil demeye başladı ama Mürş ne amk!!" diye :) her neyse.. konumuz bu değil..

Özledim seni.. Arayamıyorum bari yazayım dedim. Nereden yazacağımı bilemediğim için burdan yazmaya başladım. Sana buradan sesleneceğim artık.. Biliyorum okuyordun sen benim Blogumu.. yazmıyorum diye de çemkiriyordun arada :)

Herkesin hayatı normala dönmeye başladı. Yapılan araştırmalara göre insanın bir alışkanlığından vazgeçmesi ya da bir şeye alışabilmesi için 21 gün lazımmış.. Bugün 21 gün oldu sen gideli. Hakikatten hiç gelmeyeceğine inanmakta hala biraz zorluk çeksem de ben de herkes gibi alışıyorum. Ama seni kızdırmayı çok özledim. Başının en yoğun olduğu mesai saatlerinde deli gibi her yerden yazıp seni delirtmeyi özledim :) Ne kadar yoğun olsan da bi şekilde yazardın bana, en olmadı işsiz misin sen falan derdin..

Alışamıyorum. Alışmam lazım farkındayım. Herkes o seni mutlu görmek isterdi falan diyor. Emin olamıyorum.. Konu buraya gelmişken.. Hani hep sana hayatla ilgili "neden?" sorusunu sorardım ya, sorgulardık deli gibi her şeyi.. Senden sonra, ben sorguladığım bir şeye cevap buldum.. Ahiret inancı.. Hep "neden?" derdim.. "Neden bilmedikleri halde bu kadar varlığına inanıyor insanlar ölümden sonranın?" 

Şimdi nedenini biliyorum. 
Çünkü çok sevdiğin ölünce onun bir yerlerde iyi olduğunu bilmek iyi geliyormuş.. İnsan böyle bir şeye sığınmak istiyormuş. Ben zorlanıyorum. Çünkü inanırsam bu yaşıma kadar inandığım sorguladığım herşeyi çöpe atmış olacak gibi hissediyorum. Oysa iyi olduğunu bilmek bana çok iyi gelirdi.. Ama ben sana ne olduğundan asla emin olamıyorum. Aklıma çok kötü şeyler geliyor.. Sana ne olduğu ile ilgili bildiğim tek gerçek seni 2 metrelik bir toprağa gömdük.. üzerini de toprakla örttük.. Ama o bedenindi.. O yüzden bu düşünce beni huzursuz etse de delirmiyorum.. Normalde adamı delirtir bu.. Delirmiyorum çünkü ben iç benliğine ne oldu onu merak ediyorum..

Hiçlik'e büründüğünü düşünmek istemiyorum çünkü bu yüreğimi ağrıtıyor.. Ama oysa ki bugüne kadar hep hiç olacağına inandım ölümden sonrasının.. Hani Ülkemle sana hep takılırdım ya eğer ki bi cennet varsa " ben ölsem kesin cennete giderim" diye.. İnsan bu tür zamanlarda daha çok inanmak istiyor o cennetin varlığına.. Ama ben gitmesem de olur.. Şimdilik sen iyi ol bana yeter..
Mesela ben ölsem.. Hiç olsam.. Hiç problem değil.. Hiçlik benim kabullenebildiğim bir şey.. Ama sen nasıl hiç olursun.. Saçmalama.. Ben hiç olacak olsam bile senin için daha iyi bir hiçlik olması lazım.. :) 

İçmedim.. saçmalamam her zaman ki gibi ne söyleyeceğimi bilemeyecek kadar üzgün olduğumdaki çeneme vurma hali.. 

Herkes hayatına geri dönmeye başladı.. Ben de dönmek istiyorum çünkü yaşamak lazım.. Senin için.. kendim için.. ailem için.. senin ailen için.. henüz tanımadığım bir adam için.. her günümüzü doyasına yaşamak lazım.. Velev ki okursan bu blogu ya da artık bulunduğun yerden hissediyorsan anlattıklarımı.. Bir işaret ver.. Çok zor geçiyor bazı geceler.. Bilinçaltımın oynadığı oyunlarda sürekli burdasın ama sürekli farklı farklı kaybediyorum seni.. 

Herkes hayatına geri dönmeye başladı.. Benim de dönmem lazım Hüseyin.. Çok zorlanıyorum.. 

Herkes hayatına geri dönmeye başladı.. Ben de döndüm sayılır belki.. Yani gündüzleri çok iyiyim mesela.. Sohbet, iş, şakalaşmalar, gülüşmeler.. Ama hani demiştim ya sana ziyarete geldiğimde kalbimin bir yerine karanlık bir şey oturdu ben gülerken bile orda diye.. bacağıma saplanmış bir bıçak olduğunu bilip de onunla yaşamak gibi sanki.. İyiyim aslında.. Baya gülüyorum...

Sadece biraz daha az konuşuyorum. Konuşmak istemiyorum.. Özledim Hüseyin.. Artık kaybetmenin acısı falan değil bu.. yokluğun çökmeye başladı üstüme.. 

Herkes hayatına geri dönmeye başladı.. Sen de dönsen keşke Mürş.. Mesela yarın sabah uyansam da 22 gündür komada olduğum için türlü türlü rüyalar görüyor olsam da hastanede başımda bekliyor falan olsan.. Evet evet böyle olsa tam acemi Hollywood filmi olurdu. Ama keşke hayatımız acemi Hollywood filmi olsaydı.. 

Biz yerli dram bir tek Babam ve Oğlum'u severiz.. 

Özledim galiba.. Neyse.. 
Ben sana yazarım yine biraz dolunca.. 
Işıklar içinde uyu kardeşim..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder